Artık baya bir zaman oldu gidişinden.
Sen saymıyorsundur. Umursamıyorsundur belki de. Zaten Dünya umrunda
olmazdı. Ama ölsem üzülürdün belki di mi? Çünkü sen ölsen, en çok ben
üzülürdüm. Bilmezsin sen. İnanmassın şimdi de. Seni en çok ben sevdim.
Sen hissetmesen de. Bilmiyorum gerçi. Belki de hissettin. Ne biliyim. O
kadar uzun anlatmadın ki.
Ama sen şimdi başkalarıyla olduğunda
nasıl içim böyle acıyorsa, sen de yaşayacaksın aynısını. Cezasını ben
değil, ama başkaları verecek sana eminim. Bu böyle. Etme bulma dünyası,
sen de bilirdin. Bile bile neden yaparsın bilmiyorum. Korkmuyor musun
gerçekten söylesene. İçin acımıyor mu, böyle kalbin sıkışmıyor mu hiç ?
Çok konuşurdun. Çok kızardın. Çok çabuk sinirlenirdin. Çok şirinsiniz
derlerdi. Bilmezlerdi içimizi. Bilemezlerdi de zaten. Seviyor musun
derlerdi. Kimse bilmezdi kalbimi, derinliklerini. Ne kadar içten
sevdiğimi, ne kadar sonsuz. Sen de bilmezdin ki. Göstermezdim.
Hissettirmezdim.
Tamam, belki senden daha iyisini bulabilirim.
Ama düşünüyorum da, kim beni senin gibi dinler, kim senin cümlelerinin
aynısını kurabilir, kim senin gibi tavsiyelerde bulunur. Kimin umrunda
olur ki. Senden daha iyisini bulabilirim mi demiştim? Yanlış yazmışım.
Bulamam. Belki iyi öpüşürler onlar, ama senin gibi dokunamazlar. Belki
gerçekten senden daha çok severler ama senin yaptığın şakaları yapıp
öyle içten güldüremezler. Öyle içten içe öldürmezler.
Durup
dururken senin yaptığın gibi dokunmazlarki suratıma. Bakmazlar senin
baktığın gibi dudaklarıma. Öpmeden önce ellemezler suratımı. Kimse öpmez
ki senin gibi burnumu. Kimse senin gibi bilmezki en çok hangi sayıyı
sevdiğimi, kaç tane çocuk istediğimi, hangi rengi sevdiğimi, nefret
ettiğim dersleri, nelere güldüğümü, nelere ağladığımı. Tek umudum; belki
diğerleri senin kadar yanlış yapmaz. Bile bile.
Özleyeceğim çok şey var.
Kaybettiğim çok şey de.
Geri gelmeyeceğini bildiğim çok şey var.
Asla yerine koyamayacağım çok şey de.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder